anlamak, anlamlandırmak ve birlikte düşünmeye dair…
-
v tr yapım’ın onlu yıllardır süregelen serüvenini belki de böyle özetlemeli. Bir de, belgesel sinema alanının zorlu koşullarında kendini yapabilir kılma gayretini eklemeli. Olmuş ve olmakta olanın izini sürmek, daha esenlikli bir gelecek tasarımı için toplumsal hafızaya notlar düşme isteği serüvenin ana güzergahı .
h âl böyle olunca; insan hikâyeleri, olgu ve olaylarıyla zamanların ruhu, anın kıymeti, arşivlerin söyledikleri, tarihsel mirasın tanıklığı, insan-doğa ilişkisinin söyledikleri, çok kültürlülüğün hayata kattıkları, ayrımcılığın azalttıkları, insanın yaratıcı eylemi olarak sanat ve soyutlama yeteneği, tasada ve sevinçte birbirimizle ortaklaştığımız ya da başaramadığımız hâller. Bunlar ve daha fazlası iz sürmenin ipuçları oldu. Bilimin bildiğini ete kemiğe büründürme arzusu da yollara düşmenin enerjisini oluşturdu
y olların ardından aylar süren masa başı çalışmalar. Olguların öznelerini araçsallaştırmadan, canlı hayatı ile doğayı ve fiziki varlıkları nesneleştirmeden kurulan hikâye anlatımının hummalı temposu. Görüntünün, sözün, sesin, müziğin örgüsü ile film stüdyoda nihayetlendiğinde artık yeni bir süreç başlıyor.
f ilmi izleyici ile buluşturmak. Teknolojinin sunduğu olanaklar kuşkusuz değerli. Dünyanın bir ucuna ulaştırıyorsunuz. Tanıtımlar izlenme oranlarını artırıyor. Ama bir soru önemini koruyor. Filmi izleyici ile birlikte izlemek, filmin açabildiği pencerelerden yürüyüp sohbetler yapmak, eleştirilerin dillendirilmesi işlevsel bir ihtiyaç değil mi? Belgesel filmler gösteren cep vb. sinemaları talebimiz Belgesel Sinemacılar Birliği kuruluşuna, 1996 yılına uzanıyor. Yol alamamış olmak kültür politikalarımızın zafiyetlerinde saklı. Her şeye rağmen belgeselciler birlikte söyleşili izlemelerin imkânlarını yaratıyor. İzleyiciler de filmin, film üzerine düşünen özneleri. Bir kişinin dahi görüşü kıymetli.